1 Ocak 2016 Cuma

Tavuk


Tavuk
Eski Türkçedeki "takagu" kelimesinden evrilmiş ve zaman içinde "takuk", "tağuk" ve nihayetinde "tavuk" haline gelmiş.
Kümes kuşu anlamına geliyor.
Kümes ise Yunanca tavuk barınağı anlamındaki "kimasi" kelimesinden. 
Kuş ise Türkçede eskiden beri aynı şekildeymiş hiç değişmemiş, kuş hep kuşmuş. 
Tavuğun erkeğine horoz deniyor. Horoz ise aynı anlamdaki Farsça "horüs" kelimesinden geliyor. Farsçadaki kök anlamı ise bağırıp çağırmak. Türkçede kabadayı anlamına da geliyor. 
Normalde organik olmayan veya köyde serbest dolaşarak yetiştiğine emin olmadığım tavukları yemiyorum.
Ancak grip olunca hemen bir lokantaya gidip tavuksuyu çorba içiyor ve iyileşiyorum. Tavuklara ne ilacı veriyorlarsa artık. O ilaç beni hemen iyileştiriveriyor. Antibiyotikleri eczaneden reçetesiz  alamadığımız bu karlı kış günlerinde pratik bir öneri olsun benden.
Gevezelik edenlere, dedikodu yapanlara "tavuk ayağı yemiş" derlermiş. Benim yazıda o hesap oldu.:)
Bu arada fotodaki yemek fırında köy tavuğu.


Peynir


Peynir
Farsça karşılığı olan "panir" kelimesinden dilimize geçme. Farsçaya da Avesta dilindeki süt anlamına gelen "payah" kelimesinden geçmiş. 
Divanu Lügati't Türk'te udma, udhıtma olarak geçiyor. Bu kelime Uygurca uyuma, uyutma demekmiş. 
Yani süt uyur ve peynir olarak uyanırmış...

Adaçayı


Adaçayı
Burgazada'da ada çayı içmek bir başka oluyor. 
Rivayete göre Hz. Meryem, Hz. İsa  kucağında iken askerlerden kaçar ve saklanmak için bitkilerden yardım ister. Ancak bir tek ada çayı bitkisi yardım isteğine cevap verir ve onların üstünü örterek saklar. Hz. Meryem bu yardım üzerine ada çayı bitkisine sen bizi ölümden kurtardın, bu nedenle seni insanları  hastalıklarından koruyacak kadar güçlü kılıyorum. Bizi nasıl ölümden koruduysan bundan böyle insanları da öyle koru der...

Balzamik sirke


Balzamik
Roka üstüne ince kaşkaval peynirleri serpilmiş ve üzerine balzamik sirke dökülmüş. Çeri domatesler de renk ve tad vermesi için konulmuş... Bu salata biçimi  Tiran'da neredeyse bir klasik. 
Üzerine dökülen balzamik İtalyanın Modena ve Reggio Emilia bölgelerinde üretilen dünyaca ünlü sirkenin adı. 
İtalyanlar işi biliyor, marka, patent, tasarım ve tanıtım konularında uzmanlar. Bizde de nar ekşisi, koruk suyu, kızılcık nardenk gibi bir çok lezzet var ama bırakın dünyayı  kendi ülkemizde bile henüz bu lezzetlerden haberi olmayan çok kişi var.
Gerçek balzamik sirke çok pahalı. Uzun yıllarda üretiliyor. Ancak bunu bulmak çok zor.  Piyasadakiler ise fabrikasyon. Üzerinde "aceto balsamico di modena" yazanlar böyle. Bunun bir üst segmentindekilerde ise "condimento" yazıyormuş. Bu tip balsamik sirke Modena ve Reggio Emilia bölgesinde üretilmiş olmasa da İtalyanın diğer bölgelerinde klasik üretim tarzına uygun olarak üretiliyormuş. Birinci sınıf yani asıl balzamik sirkenin ise üzerinde "tradizionale" yazıyormuş. En az on iki yıl beklemiş olması gerekiyormuş.
İtalyanca balsamico, İngilizce balsamic, bizde balzamik deniyor.
Kelime kökündeki balsam dikkatimi çekti. Balsam ise dilimize Fransızcadan geçme ve reçine anlamına geliyor. Reçine de bitkiler ve özellikle çam ağacından çıkan organik yarı akışkan sıvı demek ve bu kelime de Rumca kökenli. İtalyanca aceto ise sirke demek. Fabrikasyon balzamiklerin üzerinde aceto balsamico yazıyor. Bu tipler konsantre sirke ve çeşitli karamalize  aramolar ile fabrikalarda hızlıca üretiliyor. Bunu almaktansa orjinal nar ekşimiz ile orjinal üzüm sirkemizi karıştırarak kullanmak akla daha yatkın ve sağlığa daha uygun, pratik ve ucuz gözüküyor :) Tabi ki gerçek balzamike sözümüz yok :)