22 Nisan 2016 Cuma

Kuşkonmaz




Kuşkonmaz
Kuş Eski Türkçede de kuş, konmak Eski Türkçede de kon.
Kuşkonmaz hem sebze hem de süs olarak kullanılan bitkilerin adı.
Tül kuşkonmaz tül gibi ince geniş yapraklı saksı bitkisi. 
Buket yaparken sıkça kullanılıyor.
Sebze kuşkonmaz ise antik Yunandan beri Avrupada yeniyor. 
Üsküdar sahilde Şemsi Ahmet Paşa Camii var. 
Halk bu camiye Kuşkonmaz Camii diyor. 
Rivayete göre vezir Şemsi Paşa, Mimar Sinan’dan kendi adına bir cami yapmasını ancak kuşların camiye konmamasını ve böylece camiyi pisletmemelerini istemiş. 
Bunun üzerine Mimar Sinan'da bu kuşkonmaz camiyi inşa ediyor.
Deha Mimar Sinan, camiyi boğazın sert rüzgarlarının kesiştiği noktalarından birine yapıyor ve bu rüzgarları kullanarak minarenin kuşları rahatsız edecek bir ses çıkarmasını sağlıyor. 
Kuşlar hem sert rüzgarlar hem de ses nedeniyle bu camiye konmuyor veya konsa bile çok süre kalamıyor ve camiyi pisletmiyor.
Bu hikaye belki gerçek, belki asparagas. 
Kuşkonmazın ise İngilizcesi asparagas.
Asparagas basında uydurma haber için kullanılan bir terim.
Bu kelimenin aslı ise az-para-gas mış.
Terimin ortaya çıkışı ilginç. 
14 Nisan 1963 tarihli Hürriyet gazetesi manşetinde "Amerikalı kız, Türk sevgilisiyle bir gecekonduda yaşıyor” yazıyor.
Haberi yapan muhabirler bu haber için büyük para ödülü alıyor.
Ancak iki gün sonra haberin uydurma olduğunu başka bir gazete ortaya çıkarınca muhabirler işten atılıyor.
Habere göre Amerikalı bir sanayicinin kızı tanıştığı Türk gencine sırılsıklam âşık olmuş. 
Bebek sırtlarında bir kulübede yaşıyorlar ve kulübenin kapısında "azparagas" yazıyor. 
Gençler kapıya bizde para az gas /gaz alamıyoruz anlamında azparagas yazmışlar.
Velhasılı ilk uydurma haber olan bu haber, gazetecilik literatürüne asparagas terimini hediye etmiş.
İngilizcesi asparagas olan Kuşkonmaz gaz yapmasa da bazen idrarda az kokuya sebep olabiliyormuş.
Hikayeler bir yana kuşkonmaz sağlığa çok faydalı. Avrupalılar antik Yunandan beri yiyor, varın gerisini siz düşünün..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder