29 Eylül 2015 Salı

Turşu



Turşu Farsça "turş" kelimesinden dilimize geçmiş, "turş" ekşi veya tuzlu, ağız yakan demek.

Münir Özkul ile Adile Naşit'in birlikte oynadığı 'Neşeli Günler' filmindeki turşu tartışmasını hatırladım. Turşunun iyisi sirkeden mi olur, yoksa limondan mı? 
Sirkeyi Adile Naşit, limonu Münir Özkul savunuyordu.

Kelimenin manasında iki kavram var:  ekşi ve tuzlu. Sirkenin tadı ekşi olduğundan Adile Naşit'i ekşi tarafına, limon tuzundan hareket ederek limonu savunan Münir Özkul'u tuz tarafına alıyorum.

Günümüzde yapılan turşuların çoğunda ise kaya tuzu ve sirke birlikte kullanılıyor. Bunların yanına limon tuzu veya limon suyu ekleyenler de var. Yani günümüzde bu tartışma bitmiş ve hepsi bir arada kullanılıyor gibi gözüküyor.

Peki filimdeki tartışma sadece bir replik miydi yoksa böyle bir ayrım var mıydı gerçekten ?

Sirke ve tuzun kimyasal yapıları birbirinden farklı. Turşu kurulan malzemelerin yapıları da birbirlerinden farklı olduğuna göre. Bazılarında tuz, bazılarında sirke kullanılması daha uygun olmasın sakın ?

Osmanlı döneminde Mehmed Kamil'in kaleme aldığı ilk Türkçe yemek kitabımız 'Aşçıların Sığınağı'ndaki turşu tariflerinde hıyar ve lahana turşuları tuzla, diğerleri ise sirkeyle kuruluyor. Bir tek üzüm turşusuna sadece hardal tohumu konuluyor.
Turşu kelimesinin kökeninde iki kavramın birlikte olması belki de bundan.

Velhasılı en çok tüketilen hıyar ve lahana turşusunda Münir Özkul, diğer turşularda ise Adile Naşit haklı gözüküyor.

Günümüz şehir insanının damak zevki artık ortalamaya doğru evrildiğinden tadlardaki ayrıntıları pek fazla yakalayamıyoruz.

Herşeyi birbirine karıştıran biz şehir insanları belki o kadar da haklı değiliz kim bilir ?

Turşuyu anne oğul birlikte kuran ve fotoğrafı bana gönderen sevgili
@hulya_sagiroglu teyzeye ve sevgili dostum @kanunname ye teşekkürlerimi sunarım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder